Son günlerde medyada yer alan bazı haberler ile Kurumumuza şifahi olarak iletilen sorular neticesinde, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununun Geçici 1 inci maddesinin uygulanmasıyla ilgili tereddütler yaşandığı görülmüştür. Söz konusu tereddütlerin önüne geçilmesi ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini teminen konuya ilişkin açıklama yapılması gereği doğmuştur. Bilindiği üzere, Kanunun Geçici 1 inci maddesinin üçüncü fıkrasında; Kanunun yayımı tarihinden önce işlenmiş olan kişisel verilerin, yayımı tarihinden itibaren iki yıl içinde (7 Nisan 2018) Kanun hükümlerine uygun hale getirileceği, Kanun hükümlerine aykırı olduğu tespit edilen kişisel verilerin derhal silineceği, yok edileceği veya anonim hale getirileceği, ancak bu Kanunun yayımı tarihinden önce hukuka uygun olarak alınmış rızaların, bir yıl içinde (7 Nisan 2017) aksine bir irade beyanında bulunulmaması halinde, bu Kanuna uygun kabul edileceği hükme bağlanmıştır. Bu itibarla, Kanunun yayımı tarihinden önce yürürlükte bulunan mevzuat çerçevesinde hukuka uygun olarak alınmış rızaların, ilgili kişilerce aksi belirtilmediği sürece, yukarıda yer verilen hüküm uyarınca Kanuna uygun olduğu kabul edildiğinden, veri sorumlularınca bu şartlar dâhilinde alınmış mevcut rızaların güncellenmesine veya yeniden ilgili kişilerden açık rıza alınmasına gerek bulunmamaktadır. Dolayısıyla, ilgili kişilerce Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde aksine bir irade beyanında bulunulmamış ise, bu kişisel verilerin de silinmesi veya yok edilmesi gerekmemektedir. Unutulmamalıdır ki kişisel verilerin işlenmesi için yegane şart açık rıza değildir. Kişisel veri işleme şartları, Kanunun 5 inci ve 6 ncı maddesinde açıklıkla belirtilmiştir. Bu bağlamda; Kanunun yayımından önce toplanmış kişisel veriler açık rıza dışındaki Kanunun 5 inci ve 6 ncı maddesindeki şartlar dairesinde işleniyorsa, bu işleme faaliyetleri için de açık rıza alınmasına ve bu faaliyetlerin de açık rızaya dayalı olarak yürütülmesine gerek yoktur. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Detaylı Bilgi